20 Eylül 2019 Cuma

Maraş Usulü Kısır


Kısırı sevmeyen çok azdır, genel olarak sevmiyorum diyenler bir elin parmakları kadardır tabiri caizse. İyi kötü nasıl yaparsanız yapın kısırın talibi çok olur, davet sofralarında en hızlı tükenen çeşitlerdendir. Fakat şimdi benim vereceğim tarif sizi kısırda nirvanaya ulaştıracak kadar iddialı bir tarif. "Ama ...'nun da kısırı çok güzel olur" cümlesindeki her ...'ya gönül rahatlığıyla meydan okutacak, kısır denince akıllara gelen ilk ve tek kişi olmanızı sağlayacak kısır tarifimi canı gönülden aşağıda sizinle paylaşıyorum. Malum benim kısırım pek meşhurdur 😉😎

Malzemeler:
1.5 su bardağı kısırlık bulgur
yarım demet maydonoz
yarım demet taze soğan
yarım limon suyu
1'er adet taze nane ve fesleğenin yaprak kısımları
1 kavanoz kornişon turşu (küçük boy kavanoz)
1 orta boy sarımsak
1 yemek kaşığı domates salçası (tepeleme)
yarım yemek kaşığı biber salçası
3 yemek kaşığı nar ekşisi
3 yemek kaşığı zeytinyağı
tuz, mix karabiber, kimyon, sumak, pul biber, reyhan, kekik
Kaynar su (bulguru ıslatmak için)

Lezzet sırrı: Suyunu çeken bulguru salça, sarımsak ve zeytinyağı ile birlikte geniş bir tepsiye döküp, ezmeden elinizle karıştırırsanız kısırınız çok daha lezzetli olacaktır.



Hazırlanışı:

Bulguru geniş bir tencereye alıp üzerini 2 parmak geçecek kadar su ekledikten hemen sonra serayla kapatıp hava almayacak şekilde şişmesi için beklemeye alıyoruz. Bu arada ayıklayıp yıkadığımız maydonoz, taze soğan, taze nane ve fesleğeni ince ince doğruyoruz. Taze nane ve fesleğini diğer yeşilliklere göre daha ince doğramaya özen gösteriniz. Yarım saat kadar bekletip şişmesini sağladığımız bulguru geniş bir yoğura tepsisine alıyoruz. Rendelediğimiz sarımsağı, salçaları ve zeytinyağını ekleyip parmak uçlarımızla, bulguru ezmeden narince tüm harç orantılı bir kırmızılığa sahip olana dek karıştırıyoruz. Daha sonra yeşillikleri, minik küpler halinde doğradığımız kornişonları, nar ekşisini, tuzu ve damak tadımıza göre miktarını ayarladığımız baharatlarımızı ekleyerek yine narince karıştırıyoruz. En son limon suyumuzu da ekledikten sonra son kez karıştırıp servis tabağına alıyoruz. Limonun miktarını damak tadınıza göre artırabilirsiniz.

Afiyet olsun :)

7 Ağustos 2019 Çarşamba

Çilekli Pavlova


Çilekli Pavlova ünlü Rus balerin Anna Pavlova'ya ithafen yapılmış bir balerin kadar narin, hafif ve görünümüyle oldukça zarif bir tatlı. Beyaz ve kırmızı renk uyumu, bir balerinin uçuşan eteklerini andıran görüntüsü ile çok farklı, çok şık bir nevi pasta. Fakat her damak tadına hitap ettiğini düşünmüyorum. Ülkemizde beze , köpük kurabiye olarak da bilinen merengi seveni çok olsa da nefret edeni de var. O yüzden diyebilirim ki eğer mereng kurabiye seviyorsanız bu mereng pastası diyebileceğimiz tatlıyı mutlaka deneyin. Tarife geçmeden önce sonra bir uyarı daha malzemesi çok az ve basit olmasına rağmen pişmesi bir buçuk - iki saat kadar süren bir tatlı pavlova ve üzerinin kreması konulduğunda da hemen servis edilmesi gerekiyor. Yoksa krema kıtır pavlovayı eritmeye başlıyor. 

Malzemeler:
5 yumurta beyazı
1 su bardağı toz şeker
1 çay kaşığı sirke (ben renksiz üzüm sirkesi kullandım)
2 çay kaşığı nişasta (ne olduğu fark etmiyor)

Süslemek için:
1 paket krema
Çilek
Antep fıstığı


Hazırlanışı:
Yumurtaların beyazlarını dikkatlice ayırmak önemli. Sarısının asla karışmaması gerekiyor yoksa istediğimiz kadar yoğun bir köpük elde edilmiyor. 5 yumurta beyazını derin bir kaba alıp çırpmaya başlıyoruz. Yumurta beyazları köpük olmaya ve bembeyaz bir hal almaya başlayınca şekeri bir yemek kaşığı ile tek tek kaşık kaşık ekliyoruz. Bir kaşık şeker ekleyip eriyene kadar çırpmaya devam düzeninde şeker bitene kadar devam ediyoruz. Epeyce kıvamlı, köpük köpük bir kıvam elde edeceğiz. Şekerin eriyip erimediğini karışımdan parmağınızla biraz alıp, iki parmağınızı bastırıp kaldırdığınızda şeker hissedip hissetmediğinizden anlayabilirsiniz. Şeker eridiğinde nişasta ve sirkeyi de ekleyip iyice karışana kadar çırpıyoruz. Yağlı kağıt serdiğimiz tepsinin ortasına hazır olan köpük karışımı döküyoruz. Spatula yardımı ile ortası hafif çukur olacak şekilde yuvarlak bir pandispanya şekli veriyoruz. En son bir kaşık yardımı ile aşağıda yukarıya doğru kaşığı çekerek şekil veriyoruz. Önceden 150 dereceye ısıttığımız fırını pavlovayı koymadan hemen önce 130 dereceye çekiyoruz. Yaklaşık bir saat kadar bu şekilde pişiyor. Pavlovanın üzerindeki çatlakların büyümeye başladığını gördüğümüzde fırının ısısını 120 dereceye çekip bir yarım saat kadar daha pişiriyoruz. Yarım saat sonunda fırını kapatıyoruz ve bir tahta kaşığı fırının kapağını aralık bırakacak şekilde kapağa sıkıştırıyoruz. Bir saat daha bu şekilde fırında bekletiyoruz. Kremayı köpük köpük kıvam alana kadar önce düşük sonra yüksek ayarda çırpıyoruz. Pavlovanın ortasındaki çukura krema, çilek ve antep fıstığı ile dolduruyoruz. Çilekli Pavlova servise hazır. 

Afiyet olsun... 



4 Kasım 2018 Pazar

Portakallı Tarçınlı Anne Keki


 Temmuz'da doğmuş bir yaz çocuğu olarak kış mevsimini hiç sevmem. Ancak tezgahlarda yeşilli sarılı mandalinaları, portakalları görünce içimde çiçekler açmıyor değil :) Kışın en güzel yanı bol bol portakal, mandalina yiyebilmek mmmh. Portakalın yanına nefislik katan diğer güzellik bence tarçın. İkisinin uyumu hem muhteşem leziz hem sağlıklı. Bu mevsimlerde çayın, kahvenin hatta belki ıhlamurun, salepin yanında miss gibi, yumuşacık portakallı tarçınlı kek zihin açıcı, motive edici olarak mükemmel gider. Bizim ufaklık bu keki yaptığımda bir hafta kek diyerek yatıyor, kek diyerek kalkıyor. Biz de çalışırken, dinlenirken, kitap okurken, kısacası mümkün olan her fırsatı kek yeme bahanesi olarak değerlendiriyoruz :) Umarım siz de bizim kadar sever, mutlu yuvanızın ponçik kek tarifi olarak görür, afiyetle yersiniz :)

Malzemeler:
3 yumurta
1 su bardağı toz şeker (klasik eski model paşabahçe)
1 portakal suyu
1 su bardağı süt
1/2 su bardağı sıvı yağ
3 su bardağı un
1 paket kabartma tozu
1 adet portakalın rendelenmiş kabuğu
1 paket vanilya 
1 tatlı kaşığı tarçın (damak tadınıza göre eksiltip artırabilirsiniz)
1 avuç iri kıyılmış ceviz içi

İşin sırrı:
Un ve kabartma tozunu bir kasede karıştırın. Karıştırdığınız bu karışımı iki defa eledikten sonra tarifte kullanın. Yumurta, süt, portakal suyu gibi sıvılarınızın oda sıcaklığında olmasına dikkat edin. Şeker ve yumurtayı çırparken şekerin iyice erimiş olmasına özen gösterin. İlk 30 dakika fırının kapağını kesinlikle açmayın. 

Hazırlanışı:
Yumurtaları şekerle birlikte şeker eriyene kadar çırpıyoruz. Ardından sıvı yağı, süt, portakal suyu ve portakal kabuğunu ekleyerek çırpmaya devam ediyoruz. Unu ve kabartma tozunu ayrı bir kapta karıştırdıktan sonra iki defa elekten geçiriyoruz. Elediğimiz un karışımını sıvı karışıma ekleyerek tahta kaşık veya spatula yardımı ile pütür kalmayacak şekilde iyice karıştırıyoruz. Tarçını da ekleyip karıştırdıktan sonra margarin ile yağladığımız kek kalıbına karışımı döküyoruz. En üste iri parçalanmış ceviz içini de serptikten sonra önceden 170 - 180 (fırınınızın ısı ayarına göre değişebilir ama 180 üstüne çıkmayın) dereceye ısıtılmış fırında 40 dakika (kek kabarıp rengini alana kadar) pişiriyoruz. Fırından çıkardığımız keki soğuduktan sonra ters çevirip kalıptan çıkarıyor, servis ediyoruz. 

Afiyet olsun :) 

4 Eylül 2012 Salı

Bi Bakıp Çıkacağım!



 Merhaba ey okuyucu;

 Bugün şuan ne olduğunu unuttuğum bir sebepten dolayı bloguma  girmem gerekti. Yeni özellikler eklenmiş çok kullanışlı olmuş onu gözlemledim. Alkışlar Blogger'a ve tabi ki Google'a. Gözüme çarpan bir diğer şey ise dün bu blogun ziyaretçisinin 52 olmuş olması idi. Bu oradan bakıldığından fazla bi rakam olarak gelmeyebilir ama benim gibi senelerdir yazmayan, tek bir değişiklik yapmayan blogcu için çok güzel bir rakam. O yüzden bir kaç satırlık da olsa bir şeyler yazmak teşekkür etmek istedim ey okuyucu. Burada hala bir şeyler bulabilmen beni ne kadar mutlu etti anlatamam :)
Öyle ki tekrar yazasım geldi buraya :) Ama artık yemek yazmak gelmiyor içimden...

2 Mart 2012 Cuma

Kurdela İle Kolye Yapımı



Genç hanımlar için tam da yaz aylarına yakışacak bir kolye yapıyoruz. Hem eğlenceli hem de çok basit olduğundan çocuğunuzla birlikte güzel vakit geçirmenizi sağlayacak bir proje olabilir.  Kolyemiz için gerekenler, birkaç renkli boncuk, istediğiniz boyda zincir, iki farklı boyda ipek kurdela hepsi bu kadar.




Malzemeler:

Farklı renklerde boncuk
2 ayrı kalınlıkta ipek kurdela
Zincir
Kargaburnu
Yapılışı:
Kalın kurdelaya boncukları istediğimiz sırada diziyoruz. Boncukları belli bir düzende dizmeniz görünüm açısından önemli. Boncukları dizdikten sonra iki ucu kurdela kapama ile sıkıca kapatıyoruz. Zincirden kullanmak istediğimiz uzunlukta bir parçayı çıkarıp kurdela kapamalarla birleştiriyoruz. İnce kurdelamızı zincirin her halkasından alt ve üst düzeninde geçiriyoruz.Tüm zinciri kurdela ile kapladıktan sonra son halkaya düğüm atıp kurdelanın fazlalığını kesiyoruz. Zincir ve kurdela kapamanın birleştiği yere kalın kurdelamızla fiyonk yapıp kolyemizi tamamlıyoruz.







18 Ağustos 2011 Perşembe

Tepsi Kebabı


 Uzunnn çok uzun bir aradan sonra tekrar bloguma yazıyor olmak tuhaf bir duygu :) Benimle beraber blog tutan, güzel tarifler paylaşanların çoğu da benim gibi yazmaya ara vermiş olsa da Anneperi'yi hatırlayan "aaa bak kim gelmiş"diyenlere selamlar efenim :)

 Babamın yaptığı yemekler bizim evde sanattır. Su almak için bile mutfağa girmeyen babama keyfi yerindeyken eti verin,yanına da biraz sebze verin çıkan sonuca doyamazsınız. Bu yemekte babamın iftara davet ettiği arkadaşları için özel olarak yaptığı enfes bir yemek.
Malzemeler:
  • 2 kg kuzu sırt
  • 1 kg domates
  • 1 kg patlıcan
  • 1kg patates
  • Yarım kg yeşil biber
  • Yarım kg havuc
  • Kuru soğan
  • Sarımsak
  • Tereyağ,tuz
Yapılışı:
  • Etlerin yağlı kısımlarını bıçak yardımı ile alın ve ince ince doğrayın
  • İki – üç domatesi ,soğanı ve sarımsağı da ince ince doğrayıp hazırlayın
  • Tencereye etten aldığınız yağları koyup kavurun,daha sonra tereayğını da eritip etleri tencereye alın.
  • Etleri tencerede kavururken suyunu vermeye başlayacak,bu sırada doğramış olduğunuz domates,soğan ve sarımsağı tencereye ekleyip kavurmaya devam edin.
  • Soğanlar pembeleşince tencereyi ocaktan alabilirsiniz.
  • Kavurmuş olduğunuz etleri sosuyla birlikte fırın tepsinizin en altına döşeyin.
  • Etlerin üzerine julyen(uzunlamasına) doğradığınız patates,havuc,biber,patlıcanı ve en son kata da domatesleri dizin.

8 Temmuz 2011 Cuma

:)



çokkkkkkkkkkkk çokkkkkkkkkk uzun zaman olmuş yazmayalı :) Özledim ben burayı çok! Gezinirken aklıma geldi şimdi bir iki satır yazsam kaçsam gören duyan olur mu farkedilir mi diye :)
Farkettin mi bakim?