18 Haziran 2009 Perşembe

Yoğurtlu Köz Patlıcan Salatası


Malum mangal sezonu açıldı güzel ülkemde :) Kanser riskiymiş falan fıstık mühim değil bizim için o etler mangalda cızır cızır pişiyo mu?.Benim içinse mangalda cızırdayan etler kadar kıymetli olan bir şey daha var ki o da patlıcan.Ölüyorum bitiyorum o patlıcana ben :) Ne güzel sebzedir ya Rabbi bu patlıcan bir tek çiğ olarak tüketmiyorum onu da bırak tüketmiyim artık dimi :) Mangal ziyafetlerinin olmazsa olmazı mezeler,salatalar.Ben de mangal dedikleri zaman patlıcan diyen biri olarak patlıcan salatası tarifini vereyim o zaman dedim.Çok çeşitli şekillerde yapılıyo olsa da kendisi biz bu tarifi benimsedik sevdik.Deneyenler olursa afiyetler olsun diyoruz :)

Malzemeler:1 kg patlıcan
3-4 diş sarmısak (dileğe göre sayısı değişebilir)
Yoğurt
Pul ve toz kırmızı biber
Tereyağı
Tuz

Hazırlanışı:Patlıcanları közde iyice pişirdikten sonra soğutup soyuyoruz.Patlıcanları bıçakla ince ince doğruyoruz.Sarmısakların yarısını dövüp patlıcana karıştıyoruz ve tuzunu ilave ediyoruz.Kalan sarmısakları da dövüp yoğurda karıştırıyoruz ve patlıcanların üzerine döküyoruz.En son tereyağını ocakta kızdırdıktan sonra kırmızı biber ve toz biberi ilave ediyoruz.Hazırladığımız sosu yoğurtlu patlıcanın üzerine gezdiriyoruz.Ohhhh misss :))
Posted by Picasa

5 Haziran 2009 Cuma

Mahlepli Kandil Simidi



Uzunca zamanlar yazmıyorum.Umrumda değil blog demek değil bu.Sadece yemek harici bir şeyler yazmak konusunu kafamda pek netleştirmiş değilim. Kendi blogum olmadan önce ve olduktan sonraki dönemlerde netten bir tarif aradığım zaman, eğer blogcu tarif dışında bir şeyler yazmışsa sinir oluyordum (halen bazen sinir bozucu bir durum bu benim için) O yüzden yaptıklarımın fotoğrafları yokken tarif yazmak, tarif yazamıyorken de günlük maksatlı yazı yazmak istemediğim için burası artık güncel bir blog olmaktan çıktı. Döneceğim eski günlerime ama ne zaman bilemiyorum.

Buralarda yokken çok güzel tarifer denedim.Harika pastalar yaptım ilk sipariş pastamı yaptım hatta iki katlıydı ama onun da fotoğrafı yok malesef :(Arkadaşlardan denediğim tariflerden yeşil kiviye ait bir profiterol tarifi var ki gecenin bir vakti yapılmış sabahına bitirilmiş, sonunu komşuya ikram ettiğim bir tariftir.Yani demem o ki 4/4'lük bir tarif deneyenin bir daha hazır profiterol alacağını sanmıyorum.
Bir de kıyır kıyır poğaça sevenler için şu günlerde İstanbul'a gelse de hasret gidersek diye beklediğim, özlediğim Ninomdan bir poğaca tarifi öneriyorum.Bak bunlar garantili kaçırma derim :)
Geçelim kendi tarifimize :) Efenim okuduğunuz üzre kandil simidi tarifi veceğim bugün. Kandil de değil hayırdır diyosun duydum. Bir kandil günü tarifi yazmayı bende istedim ama gel gör ki tarifi yazdığım kağıdı kaybetmiş bulunmaktaydım :) Anca buldum kağıdı şimdi yazıyorum napalım kısmet. Sen bu adresi unutmican kandil akşamı yapıcan artık ahaliye kandil simidini :) İlle de kandil akşamı mı yapmak lazım dersen yok efendim canın ne zaman isterse. Kıyır kıyır böyle ağızda dağılan, tatlı tatlı mahlep kokan bir simit bu. Reklam kısmını da geçtik işte tarif;
Malzemeler:
1 paket margarin
1 çay bardağı sıvı yağ
1 yemek kaşığı mahlep
1 tatlı kaşığı tuz
1 tatlı kaşığı şeker
1 yumurta
Aldığı kadar un
Susam
Hazırlanışı:
1 yumurtanın sarısı ve beyazını ayırdıktan sonra sarını ve diğer bütün malzemeleri yoğurma kabına alıp yoğuruyoruz. Hafif yumuşak bir hamur elde edene kadar un ilave ediyoruz. Hamurun kıvamını, hamurdan bir parça koparıp şekil verirken dağılıp dağılmadığından anlayabilirsiniz. Hamur kıvama geldiğinde istediğimiz simit boyutuna göre mandalina veya ceviz büyüklüğünde parçalar koparıyoruz. Elimizde şekil verdikten sonra tepsiye diziyoruz. Ayırdığımız yumurta beyazını simitlerin üzerine fırça yardımıyla sürüp üzerlerine susam serpiyoruz. Önceden ısıtılmış 175 dereceli fırında susamlar hafif kızarana kadar pişiriyoruz. Allah'ım ya bak ne kolay tarif dimi? :) Hadi afiyet olsun ;)